Yetvart Danzikyan: Sonucu MHP tabanı belirledi

Televizyonların geçtiği oranları veri kabul edecek olursak, tabloyu şöyle özetlemek mümkün: Her ne kadar anketler 7 Haziran’a göre oyların çok değişmeyeceğini söylüyorsa da HDP’nin 1 ya da 2 puan oy kaybetmesi ihtimal dahilinde idi. AKP’nin gerilim politikasının üzerine binen çatışmalı süreç ve HDP’ye uygulanan medya ambargosunun böyle bir sonucu olması çok büyük bir sürpriz değil. Ayrıca yine HDP’nin miting yapamaz hale geldiğini ve  bunun sonucu olarak HDP’nin mitinglerinin televizyonlarda yayınlanma imkanından da mahrum kaldığını ekleyelim. Dolayısıyla HDP cephesinde tablo aslında çok sürpriz sayılmamalı. Öyle görünüyor ki HÜDA-PAR’ın bu kez seçimlere girmemesi de Güneydoğu’da AKP’nin işine yaramış gibi. Bu seçimde esas belirleyici olan MHP’den AKP’ye kayıştır. MHP’nin çok güçlü olduğu illerde AKP’ye 10 puana varan kayışlar görünüyor. Mesela Erzurum’da 7 Haziran’da % 23 alan MHP bu seçimde % 14 oy almış. Osmaniye’deki kayış ise 6 puan. Ve bu oylar doğrudan AKP’ye gitmiş görünüyor. 

Dolayısıyla şunu söylemek mümkün: AKP’nin çatışmalı süreçte, kullandığı sert dille milliyetçi muhafazakar oyları kendisinde toplayacağı yönünde yaptığı hesap tutmuş görünüyor. Bu elbette Kürt meselesinin çözümü açısından bize çok da hayırlı şeyler söylemiyor. AKP’nin otoriterleşme eğilimin dizginlenmesi açısından da.

Demokratikleşme açısından da Türkiye’yi zor bir dönemin beklediğini söylemek gerek. Keza medya özgürlüğü açısından da kritik bir döneme girmiş durumdayız.

MHP’deki iç hesaplaşmanın nereye varacağını şimdiden öngörmek zor. Batı’da hayli tartışmalı sandık sonuçları olduğu için HDP’nin kaybı açısından geçerli bir analiz yapmak zor ve erken. Ancak orada da HDP’nin bir miktar oy kaybı yaşadığını görebiliyoruz.

Zorlu bir döneme giriyoruz. İlk ağızda söylenebilecekler bunlar. Ancak karamsar olmak da doğru değil. Başta tarif ettiğimiz tüm zorlu şartlara rağmen HDP’nin yine de baraj üzerinde olması, bir kenara yazılmalı.