Üniversitelerde 'Akademi biat etmez' eylemleri sürüyor
Öğrenci, işçi, asistan ve öğretim üyelerinden oluşan Koç Üniversiteliler Dayanışması, akademideki ihraçları protesto etti.
İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüsündeki eylem ile eş zamanlı düzenlenen eylemde, tüm üniversitelerdeki direnişlere dayanışma mesajı gönderildi.
“Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek” pankartı açan Koç Üniversiteliler Dayanışması, okudukları basın açıklaması ile KHK ihraçlarına ve akademideki tasfiyelere ilişkin tepkilerini dile getirerek “ifade özgürlüğünün olmadığı üniversite, düşüncenin yol edildiği içi boş binalardan ibarettir” açıklaması yaptı.
“Diren Cebeci Koç Seninle”, “Diren Kocaeli Koç Seninle” ve “Diren Marmara Koç Seninle” sloganlarıyla devam eden eylem açık ders ile sona erdi. KHK’lar ile Kocaeli Üniversitesi’nden ihraç edilen Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu ve araştırma görevlisi Adem Yeşilyurt akademiye yönelik baskılara ilişkin açık ders yaptı.
“Şu an burada öğrenciler, işçiler, asistanlar ve öğretim üyeleri olarak üniversitenin tüm bileşenleri ile hep birlikte bulunmamız çok değerlidir. Ekim devriminin 100. Yılında biz yeniden buradayız. Bu toplumsal hareketi yukarı taşıyacak olanlar bizleriz. Ya biz bu karanlık günleri aydınlatacağız ya da alacakaranlığa dönüşmesine seyirci kalacağız. diyen Prof. Hamzaoğlu tüm üniversitelerdeki mücadeleyi çoğaltma çağrısı yaptı.
Eylem sırasında, eylemi takip eden ve kameraya çekmeye çalışan birkaç sivil polisin tespit edilmesi üzerine öğrenciler sloganlarla tepki gösterdiler ve “bizi burada fişlemelerine izin vererek mi özgür üniversite olacaksınız” diyen öğrencilerin tepkisi üzerine sivil polisler eylem alanından ayrıldılar.
GSÜ öğretim üyeleri: Hukuksuz ihraçlara son
Galatasaray Üniversitesi öğretim üyeleri de bugün eylemdeydi. Akademisyenler, akademik ihraçları da içeren 686 sayılı kanun hükmünde kararnameyle akademinin ‘çölleştirilmesine’ karşı bir araya geldi.
Diken’de yer alan habere göre, Üniversitenin merdivenlerinde, “Üniversiteler susturulamaz, hukuksuz ihraçlara son” pankartıyla yan yana gelen akademisyenler, kanun hükmünde kararnamelerle meslektaşlarının uğradığı kıyıma karşı bir basın açıklaması yaptı.
Açıklamada, “Üniversitelerin temel görevi ifade hürriyeti, özgür düşünce ve araştırma ortamının sağlanmasıdır. KHK’larla özgürlük ortamı ortadan kalkmakta, akademisyenler işledikleri ‘suçlar’a dair hiçbir kanıt gösterilmeksizin ve kendilerine savunma hakları verilmeden, hukuka aykırı bir şekilde ihraç edilmektedirler. İhraç edilmemiş öğretim elemanlarının yarın başlarına ne geleceğini öngöremedikleri bu belirsizlik ortamı, öğrencilerimiz başta olmak üzere tüm üniversite bileşenlerini kaygılandırmaktadır” dendi.
İhraçların üniversitelerde öğretim ve araştırma faaliyetlerini sürdürülebilir olmaktan uzaklaştırdığını ve Türkiye üniversitelerinin uluslararası saygınlığının gitgide azalttığını belirten GSÜ’lü hocalar, “Galatasaray Üniversitesi’nden öğretim elemanları olarak siyasi ve idari yetkilileri, KHK yoluyla yapılan hukuksuz ihraçları durdurmaya, herhangi bir somut kanıta dayanmaksızın şu ana dek meslekten ihraç edilmiş olan tüm meslektaşlarımızı görevlerine iade etmeye ve hukuk devletinin temel prensiplerine uymaya davet ediyoruz” dedi.
Akademisyenlere, GSÜ’lü öğrenciler de “OHAL’de üniversiteler dayanışmaya” pankartıyla destek verdi.
