Tıbrevank ve Kalfayan’ı bütünleştiren protokoller imzalandı
Ermeni toplumu, eğitim alanında çok önemli bir adım attı. 2000’li yılların başından bu yana konuşulan fakat bugüne kadar bir türlü oluşturulamayan, Tıbrevank ve Kalfayan okulları arasındaki ortaklık, 14 Nisan Salı sabahı Türkiye Ermeni Patrikhanesi’nde imzalanan protokollerle resmen hayata geçirildi.‘Bütünleşik Yönetim Modeli’ olarak tanıtılan protokoller çerçevesinde, iki okulun yönetimleritek bir yönetim gibi çalışacak; taşınmazlar ortak yönetilecek, kararlarda her iki vakıf yönetimi de söz sahibi olacak, okulların temel harcamaları birlikte planlanacak.İki vakfın ayrı ayrı tüzel kişiliklerinin korunduğu bu yönetim biçiminde, personel giderlerinin ve masraf kalemlerinin ortaklaştırılması sonucunda, okulların giderlerinde tasarruf sağlanması da mümkün olacak. Bu ortaklık çerçevesinde, eğitim kalitesinin artırılması için çalışmalar yürütülmesi de hedefleniyor. Bu bütünleşmenin en önemli ürünü ise, iki okulun isimlerinin olduğu gibi kalması kaydıyla, yatılı ve örgün öğretimin bir arada görüleceği bir kampusun inşa edilmesi olacak.
Tüm vakıflara örnek olmalı
Ermeni toplumunun eğitim yaşamında yeni ufuklar açacak olanortaklığın kamuoyuna duyurulduğu imza törenine, toplumun önemli hayırseverleri ve vakıf başkanları katıldı. Patrikhane’de düzenlenen toplantıda, Tıbrevank Vakfı Başkanı Toros Alcan ve Kalfayan Yetimhanesi Vakfı Başkanı Diana Kamparosyan, protokoller hakkında bilgi verdi. Toplantıya başkanlık eden Başepiskopos Aram Ateşyan, bu bütünleşmenin uzun yıllardırbeklenen, sevindirici bir gelişme olduğunu ifade ederek, iki vakfı ortaklaştıran bu çalışmanın tüm vakıflara örnek olmasını arzu ettiklerini, bu sayede daha şeffaf ve iyi yönetilen kurumlara sahip olunabileceğini söyledi.
Yüzyılın eğitim hamlesi
Toros Alcan, Patrik KarekinKhaçaduryan’ın kurduğu TıbrevankOkulu ile Başrahibe SırpuhiKalfayan’ın kurduğu Kalfayan Yetimhanesi’nin bütünleşmesinin, kurumların yok olması anlamına gelmediğini, tüzel kişiliklerin korunacağını ifade eden şu açıklamaları yaptı: “Bu protokollerin imzalanmasının, yüzyıl aradan sonra bir eğitim hamlesinin başlangıcı olarak değerlendirmek gerekiyor. Bunu bir birleşme veya bütünleşmenin ötesinde, iki yarımdan oluşan bir bütünün tamamlanması olarak görüyoruz. Türkiye Ermeni toplumu olarak, eğitim konusunu hep birlikte masaya yatırıp, bütünsel olarak değerlendirmeler yapmak zorundayız. İki yıl önce başlattığımız bu projenin ilk aşaması olarak protokolleri imzalıyoruz. Bu bütünleşmenin,akademik birleşme veya ekonomik rasyonalizasyonun ötesinde, yeni ekonomik şartlara ve eğitim standartlarına ayak uydurabilmek için bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Sözlerim fazla iddialı gelebilir ama bizler artık önümüzdeki yüzyılın okullaşma sürecini başlatmak istiyoruz.”
Bu noktada şeffaflığın çok önemli olduğunu, bu sayede birlikte hareket etme kültürünün de hatırlanacağını belirten Alcan, bu girişimin yeni bir dönemin başlangıcı olmasını istediklerini vurguladı “İmzaladığımız protokollerle birlikte, vakıflarımıza ait tüm bilgilerin yer aldığı dosyaları da Patrikhane’ye teslim edeceğiz. Bu bilgiler Patrikhane’de,herkesin kontrol edebileceği şekilde, erişime açık olarak saklanacak. Bu bütünleşmenin bütün topluma sirayet etmesini, eğitim yapılanmamızın ortak bir akılla planlandığı yeni bir döneme geçilmesini arzu ediyoruz. Bu anlamda küçük bir örnek olarak Anadolu yakasında akademik birliği, Kadıköy AramyanUncuyan Okulu’nun da katılımıyla hayata geçirdik.”
Büyük kampus, ortak havuz
Alcan, ilk aşamada Tıbrevank’ta liseli kız öğrenciler için bir yatakhane açılması konusunda çalışmaya ve gayrimenkullerin değerlendirilmesi için ortak hareket etmeye başladıklarını, ortak bütçe konusunda da ilk aşamada yemekhanelerin birleşmesi ve servislerin organize edilmesi gibi çalışmalar yapacaklarını kaydetti. 2015’in bitiminde okullarının bütçe açıklarını kapatmak üzere son kez madağ yapacaklarını belirten Alcan, VADİP bünyesinde kurulan Mali Komisyon’a bilançolarını onaylattıktan sonra gelirlerinde fazlalık olması durumunda bunu ihtiyacı olan kurumlarla paylaşmak üzere ‘ortak havuz’a aktarmayı arzu ettiklerini vurguladı. Alcan, Kalfayan’ın yatakhane binasının bulunduğu arazide, anaokulu, ilköğretim okulu, lise ve mümkün olursa bir de meslek okulunun bulunduğu büyük bir kampusun inşası için izin ve projelendirme çalışmalarına başladıklarını söyledi. Bekledikleri mahkeme kararları ve iade edilen mülklerin değerlendirmesiyle önemli bir kaynağa sahip olacaklarını kaydeden Alcan, söz konusu kampus için bu kaynakları son kuruşuna kadar harcamaya hazır olduklarını ifade etti: “Gerek fiziki şartlarıyla, gerek akademik anlamda, diğer okullarla rekabet edebilecek ve çağın ihtiyaçlarını karşılayacak, çağdaş bir okulu ancak bu sayede çocuklarımıza armağan edebiliriz. Maalesef, Ermeni toplumu, Türkiye’de 1985’ten sonra başlayan eğitimdeki gelişme sürecini ıskaladı ve çok geride kaldı.”
Vakıf seçimleri için ortak liste
Protokollerin imzalanmasından önce yapılan açıklamalara göre,kampusa geçilmesi durumunda,bir kısmı Surp Haç Kilisesi Vakfı’na, bir kısmı ise Tıbrevank Vakfı’na ait olan şu anki Tıbrevank binasının nasıl değerlendirileceğinetoplumun önde gelenleriyle bir araya gelinerek karar verilecek. Kalfayan’ın kullandığı,SurpGarabed Kilisesi Vakfı’na ait olan SemerciyanCemaranbinasının ise, ileride oluşturulacak eğitim birliği toplantılarının yapıldığı bir merkeze dönüştürülmesi düşünülüyor.Vakıf seçimlerine, iki vakfın ortak listeyle gireceği açıklandı.
