Los Angeles-Yerevan hattında 100. yıl turu
Berç Kasparyan, 35 yıldır motor üstünde yaşayan Ermeni kökenli bir Los Angeleslı. Annesi Bulgaristan, Babası Türkiye doğumlu olan Kasparyan, 5 yaşında Mısır’dan ABD’nin Los Angeles şehrine yerleşmiş ve aradan geçen 50 senede motor kültürünü hayatının önemli bir parçası haline getirmiş. 15 sene önce Ermeni motorculardan oluşan ‘Hye Riders MC’yi kuran Kasparyan ve 65 arkadaşı bugünlerde büyük bir tura hazırlanıyor. Ermeni Soykırımı’nın 100. yılını anmak için Los Angeles’tan yola çıkacak motorcular yaklaşık 4 bin 500 kilometrelik yolculuğun sonunda Ermenistan’a ulaşacak.
Bu motosiklet kulübünün turunu, medyaya düşen ‘Motorcular yola çıkmadan önce kiliseden onay aldı’ haberiyle duyduk. Deri ceketleri ve uzun sakallarıyla rahibin yanında mutlulukla poz veren bu gruba ulaşıp gruplarını ve yolculuğun nedenini ve sormak şart oldu.
Hells Angels
Ermenistan ve Lübnan’da da şubeleri olan Hye Riders MC’nin kurucusu Berç Kasparyan, “Size Ermeni Hells Angels diyebilir miyiz?” sorusunu koca bir kahkahayla cevaplıyor: “Hayır, biz sadece motosiklet kulübü kültüründen hoşlanan bir grup Ermeni erkeğiz. ‘Amerika Motosiklet Birliği’ne üye olmayan ve birliğin koyduğu kurallarına uymayan kulüpler var; aykırı sayılan bu kulüplerin en bilineni de Hells Angels. Fakat tabii bu onları kötü insanlar yapmaz, sadece dünyaları böyle. Biz birliğin kurallarına bağlı bir kulübüz, fakat Hells Angels gibi aykırı ve daha eski kulüplerden birçok dostumuz da var. Kalplerinin kocaman olduğunu biliyorum.”
Motosiklet kulübü ruhunun öncelikle zevk almakla ilgili olduğunu söylüyor Kasparyan; “İkincisiyse birlikte motosiklet kullanmak, kardeşlik demektir. ABD’nin pek çok yerine birlikte gidecek kadar şanslıydık. Los Angeles’ta Yunanlılar, İtalyanlar gibi pek çok grubun kendine ait bu tür kulüpleri var. Los Angeles’ta Ermeni nüfusu açısından epey yoğun bir şehir, dolayısıyla birlikte takılmak kaçınılmazdı.”
Özellikle gençler için çeşitli hayır organizasyonlarına da katılan Hye Riders, 2 Nisan’dan itibaren yollarda olacak. 2 hafta sürmesi planlanan bu yolculuk bir aksilik olmazsa, Soykırım’ın başlangıcı kabul edilen 24 Nisan’da Ermenistan’ın başkenti Yerevan’da son bulacak. Hazırlıklar şimdiden başlamış; 65 sürücünün motorları Fransa’da bir depoda sahiplerini bekliyor. 2 Nisan’da uçakla Fransa’ya gidecek olan motorcular ardından İtalya, Almanya, Yunanistan, Bulgaristan ve Gürcistan üzerinden Ermenistan’a geçecek. Kasparyan, Türkiye’yi tura dahil etmeme nedenlerinin sadece zaman kısıtlaması olduğunu söylüyor. 24 Nisan’da Diaspora’dan katılımla İstanbul’da da bir Soykırım anması düzenleneceğini duymamış, “Ama çok şaşırtıcı değil, sonuçta orada yaşayan bir çok Ermeni var. Belki seneye katılırız” diyor.
‘Geleceğe bakalım’
Peki, Kasparyan üç senedir hazırlandığı bu yolculuktan ne bekliyor? “Ermenistan’a daha önce defalarca gittim. Bu sefer de soykırımın 100. yılı için gidiyoruz ve hayatımızın bu faslını artık kapatmamız gerek diye düşünüyorum. Ben doğduğumdan beri 24 Nisan’la, 1915’le yaşadım. 24 Nisan her zaman bir anma günü olarak korunmalı ama travmayı aşmanın yolu geçmişi düşünmek değil, eğitimi ön plana koyarak ülkemizi nasıl daha güçlü hale getirebiliriz onu düşünmek. Artık geleceğe bakmalıyız; gençleri eğitmek için daha çok çalışmalı ve vatanımızı daha iyi bir yer haline getirmeliyiz.” Kasparyan’ın ‘vatanımız’ diye kast ettiği yerse her Ermeni’nin yaşadığı yer ama öncelikle de Ermenistan.
