Irkçı pankartlar ve sloganlar hakkında suç duyurusu yapıldı
İHD İstanbul Şubesi ile DurDe girişiminin, 'Hocali Katliamını' anma için 26 Şubat 2012 (Pazar) tarihinde düzenlenen ve ırkçı bir gösteriye dönüşen yürüyüş için yaptığı suç duyurusunda şöyle denildi; “Söz konusu mitingde yapılan konuşmalar ve atılan sloganlar ile taşınan pankartlar, bir halkın acısını anmaktan çok, büyük acı çekmiş bir başka halka ve onun etnik kimliğine saldırı ve aşağılama şeklinde gerçekleşmiştir” ifadeleri yer aldı. Suç duyurusu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapıldı.
Pankart ve sloganlar suç unsuru
Mitingde taşınan pankart ve atılan sloganların “içerikleri itibariyle nefret suçu” oluşturduğu belirtilen açıklamada; aynı zamanda “Türk Ceza Kanununun 216. Maddesinde tanımlanmış ‘Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik ve Aşağılama’ suçu da” işlendiği söylendi. Ayrıca, Türkiye'nin altına imza attığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 14. maddesinde tanımlanan “Ayrımcılık” yasağının da ihlal edildiği belirtildi.
Miting tertip komitesi sorumlu
Suç duyurusunda, pankart ve sloganlara karşı önlem almamakla kalmayıp, miting çağrı ve afişlerinde Ermenileri ve Ermeni kimliğini hedef alan miting tertip komitesinin sorumlu olduğu da belirtildi.
Derneğe başvurular geliyor
“Mitingde kalabalık tarafından atılan sloganlar ve pankartların içerdiği intikam, düşmanlık, nefret ve saldırganlık, kalabalığın başyazarı ve kurucusu Hrant Dink’in önünde suikasta uğradığı Agos gazetesine yürüme girişiminde bulunduğuna ilişkin duyumlar, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’de yaşayan Ermenilerin kendilerini yakın bir tehlike ve tehdit altında hissetmelerine ve derin bir güvensizlik duygusuna kapılmalarına” neden olduğunu kaydeden İHD, bu konuda derneğe gelen başvurular olduğunu kaydetti.
İçişleri Bakanı'nın konuşması da tahrik edici
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in yaptığı; “20 yıl önce bugün, kan içiciler, katiller, acımasızlar ve merhametsizler, yüreksizler, korkaklar Hocalı’da 603 insanın kanını içtiler’, ” o kan o gün akmıştır, ama hesabı bitmemiştir, Türk milleti yaşadıkça o kanın hesabı yapılacaktır ve sorulacaktır.’” şeklinde ifadeler barındıran konuşmanın “bütünüyle ayrımcı ve halkları kin ve düşmanlığa tahrik edici ve Ermeni halkını aşağılayıcı ibareler taşımakta” olduğu bildirildi. Şahin'in konuşmasının saldırgan ve şiddet dolu sloganları cesaretlendirerek toplanan kalabalığı bu sloganları atmaya yönlendirdiği söylendi.
Türkiye'nin bütün etnik ve dinsel kimlik farklılığı içinde, İçişleri Bakanı'nın konuşmasının “tehlikeli, taraflı ve ayrımcı” bulunduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulunuldu.
TCK ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gereği
İHD ve DurDe girişiminin yaptığı suç duyurusunda, miting tertip komitesiyle İçişleri Bakanı kimliğiyle mitingde konuşma yapan İdris Naim Şahin hakkında, “T.C.K 216. madde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 14. maddesi nedeniyle soruşturma başlatılarak dava açılması” talep edildi.
