Hollanda: Türkiye-AB müzakereleri durma noktasında
Hollanda Dışişleri Bakanı Stef Blok, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki müzakerelerin durma noktasına geldiğini belirterek, ilerlemenin mümkün olabilmesi için özellikle insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanındaki kriterlerin yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.
Geçen yıl, başkanlık sistemine geçişe ilişkin yapılan anayasa değişikliği referandumu öncesinde Hollanda Türk siyasetçilerin kampanya çalışmaları için bu ülkeye girişine izin verilmeyeceğini açıklamıştı.
Rotterdam'a giden dönemin Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın Hollanda polisi tarafından sınır dışı edilmesi iki ülke arasında diplomatik krize neden olmuştu.
Geçen yıl yaşanan bu krizin ardından iki ülke ilişkilerin normalleşmesine karar vererek yeniden karşılıklı olarak büyükelçi atamaya karar vermişti.
İlişkilerin normalleşmesinin ardından Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Blok, "Bugün ikili ilişkilerimiz açısından pozitif bir gün... Türkiye ile yeniden karşılıklı büyükelçi atama kararımızdan büyük memnuniyet duyuyorum" dedi.
Türkiye-AB ilişkileri konusundaki bir soru üzerine ise Blok "Aslına bakarsanız, Türkiye-AB müzakereleri durma noktasına geldi. Karşılanması gereken pek çok kriter var, özellikle de hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanlarında. İlerlemenin mümkün olabilmesi için bazı adımların atılması gerekiyor" dedi.
Çavuşoğlu da basın toplantısında normalleşme sürecinin ardından ilişkileri nasıl ilerletebileceklerini görüştüklerini söyledi ve "2 yıl önce yaşanan üzüntü verici ve tekrarlanmaması gereken hadise ile bazı zorlu aylar yasadık ama bundan sonra pozitif gündeme odaklanarak ilişkileri geliştirmek istiyoruz" dedi.
Hollandalı bir gazetecinin "Geçen yıl yaşanan kriz sırasında siz ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Hollanda halkı için 'Nazi kalıntıları ve faşistler' ifadelerini kullanmıştınız. Hala aynı görüşte misiniz?" sorusu üzerine ise Çavuşoğlu şunları söyledi:
"Ne Sayın cumhurbaşkanı ne de ben Hollanda halkını suçlamadık. Hollanda halkını ya da hükümetine karşı da hiçbir zaman Nazi suçlamasında bulunmadık. Yaşananların kabul edilemez olduğunu söyledik... Sizler her seçimi kazandığı halde Sayın Erdoğan'ı diktatör olmakla suçluyorsunuz ama biz karşılık verdiğimizde bundan hoşlanmıyorsunuz, neden?...Biz hiçbir zaman Hollanda halkını suçlamadık, sadece o zamanki hükümeti eleştirdik. Ama üzerinde mutabık kaldığımız şekilde o günleri geride bırakarak ileriye bakmaya karar verdik." (Reuters)
Rotterdam'a giden dönemin Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın Hollanda polisi tarafından sınır dışı edilmesi iki ülke arasında diplomatik krize neden olmuştu.
Geçen yıl yaşanan bu krizin ardından iki ülke ilişkilerin normalleşmesine karar vererek yeniden karşılıklı olarak büyükelçi atamaya karar vermişti.
İlişkilerin normalleşmesinin ardından Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Blok, "Bugün ikili ilişkilerimiz açısından pozitif bir gün... Türkiye ile yeniden karşılıklı büyükelçi atama kararımızdan büyük memnuniyet duyuyorum" dedi.
Türkiye-AB ilişkileri konusundaki bir soru üzerine ise Blok "Aslına bakarsanız, Türkiye-AB müzakereleri durma noktasına geldi. Karşılanması gereken pek çok kriter var, özellikle de hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanlarında. İlerlemenin mümkün olabilmesi için bazı adımların atılması gerekiyor" dedi.
Çavuşoğlu da basın toplantısında normalleşme sürecinin ardından ilişkileri nasıl ilerletebileceklerini görüştüklerini söyledi ve "2 yıl önce yaşanan üzüntü verici ve tekrarlanmaması gereken hadise ile bazı zorlu aylar yasadık ama bundan sonra pozitif gündeme odaklanarak ilişkileri geliştirmek istiyoruz" dedi.
Hollandalı bir gazetecinin "Geçen yıl yaşanan kriz sırasında siz ve Cumhurbaşkanı Erdoğan Hollanda halkı için 'Nazi kalıntıları ve faşistler' ifadelerini kullanmıştınız. Hala aynı görüşte misiniz?" sorusu üzerine ise Çavuşoğlu şunları söyledi:
"Ne Sayın cumhurbaşkanı ne de ben Hollanda halkını suçlamadık. Hollanda halkını ya da hükümetine karşı da hiçbir zaman Nazi suçlamasında bulunmadık. Yaşananların kabul edilemez olduğunu söyledik... Sizler her seçimi kazandığı halde Sayın Erdoğan'ı diktatör olmakla suçluyorsunuz ama biz karşılık verdiğimizde bundan hoşlanmıyorsunuz, neden?...Biz hiçbir zaman Hollanda halkını suçlamadık, sadece o zamanki hükümeti eleştirdik. Ama üzerinde mutabık kaldığımız şekilde o günleri geride bırakarak ileriye bakmaya karar verdik." (Reuters)
