HAKİM: 15 Temmuz sonrası hayvanlara yaşatılan travmaya karşıyız

Melek Demiral

Hayvan Hakları İzleme Merkezi (HAKİM), yaptığı basın toplantısıyla darbe girişimi, OHAL kararları nedeniyle hayvan hakları ihlalleri raporunu ve hayvanlara yaşatılan travmaları açıkladı. Toplantıya katılan vicdani retçi Ercan Aktaş, bir zamanlar 'mehmetçik' olan erlere yönelik linç görüntüleriyle emir komuta zinciri altına girmemek, masum canlıları bombalamamak, kimse için ölmemek ve öldürmemek için vicdani ret çağrısında bulundu. Açıklama yapan HDP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Beyza Üstün ise insan merkezli düşünceye karşı olarak çocuklar, hayvanlar, halklar için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.

Binlerce hayvan katledildi

HAKİM'in basın açıklamasında, “Hayvanların da insanlar kadar özgür bir yaşam sürdürebilmeleri ve topyekun bir özgürlük için mücadele ederken, 15 Temmuz darbe girişimi ile Türkiye kaosa çevrilmek, mumla aradığımız demokrasi tamamen ortadan kaldırılmak istenmiş; darbe girişimine karşı sokağa dökülen insanlar hayatlarını kaybederken, hiçbir şeyden haberi olmayan binlerce hayvan da yaşamını yitirmiştir. Jet seslerinden korkan sokak hayvanları mahallerini terk edip günlerce geri dönememiş, kuşların ölü bedenleri gökten yağarcasına sokaklara dökülmüştür. Helikopterden açılan her ateşte, uçaklarla yapılan her bombardımanda sayısını asla tahmin edemeyeceğimiz, birçok türden, binlerce hayvan katledilmiştir” denildi.

Darbe girişimini şiddetle kınadıklarını ve katledilen tüm sivil insanları ve hayvanları andıklarını belirten HAKİM, hiçbir darbe yönetimini kabul etmediklerini; darbe süreci sonrası oluşabilecek hukuksuz, hak ve özgürlüklere aykırı uygulamaları ve gündeme getirilen idam tartışmaları için de endişe duyduklarını belirtti.

Vicdani retçi Aktaş

HAKİM'İn açıklamasında, “Darbe girişiminde yeterince kan, şiddet, linç sahnesi ile karşılaşmışken 20 Temmuz gecesi Taksim AKM’ye asılan 'Bu Aziz Milletin Yiğitleri' imzalı, 'Seni  ve köpeklerini kendi tasmanızdan asacağız' pankartı ile cinnet eşiğinde olan toplumumuz hakkında endişe duyduğumuzu belirtiyoruz. İlk dört ayı kapsayan raporlarımızda en az 4 hayvanın boğazlarından, tasmalarından ağaca asılı olarak bulunduğunu da bu vesileyle tekrar etmek istiyoruz” ifadeleriyle devam edildi.

Basın Toplantısına katılan vicdani retçi Ercan Aktaş ise kışlaya gitmediğini, gitmeyeceğini ve buna rağmen sokakta askerlerin hakları için de mücadele eden bir retçi olarak 15 Temmuz sonrası daha da şiddetlenen toplumsal travmaya karşı, özellikle kadınların ve yaşam savunucularının, farklılıkların hep beraber yaşanabileceği bir toplum için mücadele etmesi gerektiğini belirtti.

"Ekin Van'a sözümüz var"

HDP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Beyza Üstün ise darbe girişimi sonrası erlere karşı yapılan linçle beraber insanların vicdani retçileri daha iyi anlamaya başladığını, fakat emir komuta zinciri altında insanları, hayvanları bombalamamak için bir darbe daha yaşamamamız gerektiğini ifade etti. Bir araştırmacı olarak hayvanlar üzerinden insanların yaşamlarına çözüm aramanın yanlışlığını vurgulayan Üstün, “Çocuklarının faillerini bilmeyen annelere, bedeni faşist kimliklerle teşhir edilen Ekin Van’a sözümüz var, biz kadınlar olarak tüm canlıların daha özgür yaşadığı bir dünya için mücadele edeceğiz” diye konuştu.