Dink davası: Savcı 9 sanık hakkında mütalaasını açıkladı

Hrant Dink cinayetine ilişkin aralarında Ogün Samast, Erhan Tuncel ve Yasin Hayal'in de bulunuğu 9 sanık hakkındaki yargılama İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. 

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 sanık hakkındaki suçlamaların zaman aşımı kapsamına girmesi ihtimaline karşı, 13 Haziran'da görülen duruşmada dosyanın, kamu görevlilerinin de aralarında bulunduğu 85 sanıklı ana dava dosyasından  ayrılmasına karar vermişti.

Mahkeme ayrılan dosya ile ilgili  ilk oturumu gerçekleştirdi. İlk duruşmaya tutuklu sanıklar Ogün Samast, Yasin Hayal ve Zeynel Abidin Yavuz tutuklu bulundukları cezaevinden, Erhan Tuncel, Osman Hayal ve Ersin Yolcu da bulundukları şehirden SEGBİS (Ses ve görüntü bileşim sistemi) aracılığıyla katıldı. 

Tutuksuz sanıklardan Ahmet İskender halen firari sanık olarak aranırken,  Salih Hacısalihoğlu ve Tuncay Uzundal duruşamaya katılmadı. 

Dink ailesi avukatlarından Bahri Belen ve Sebu Aslangil de duruşmada hazır bulundu. 

Mahkemede söz alan Dink ailesi avukatlarından Bahri Belen, esas hakkında beyanları sunabilmek için süre istedi. Tutuksuz sanıklardan da bazıları süre talep etti. 

Mahkeme heyeti, süre verilmesine lüzum olmadığı konusunda daha önce karar verildiğini belirterek ve davanın açıldığı günden bugüne geçen süreyi dikkate alarak süre verilmesi talebini reddetti. 

Savcı mütalaası

Savcı, esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. 

Savcı mütalaasında, dosyası ayrılan 9 sanık hakkında FETÖ/ PDY iddiasının bulunmadığı ve bu iddia yönünden değerlendirme yapılmadığı kaydedildi. Savcı, örgütün Yasin Hayal tarafından oluşturulduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi ,''Kendi siyasi görüşleri doğrultusunda veya bu görüşe aykırı faaliyetlerde bulunan kişilere yönelik olarak suç işlemek üzere hazır olan örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan Erhan Tuncel'in yine aynı dönemde durumundan şüphe duyularak aşırı sağ faaliyetlerin önlenmesi kapsamında telefon iletişimi istihbari nitelikte takip edilmiştir. Nitekim suça sürüklenen çocuk Ogün Samast, sanık Zeynel Abdin Yavuz, Ersin Yolcu, Tuncay Uzundal da suç örgütünün varlığı konusuna maddi ya da manevi katkıda bulunarak suç örgütünün hiyerarşisine dahil olmuşlardır. Sanık Ahmet İskender de cinayette kullanılan tabancayı kırtasiyesinde saklanmasına göz yumması, Yasin Hayal'İn verdiği parayı kabul etmesi, Ogün Samast ile yapılan görüşmelerde telefonunun kullanılmasına izin vermesi göz önüne alındığından sanıklar yönünden örgüt üyeliği yönünden ceza istenmiştir.'' 

Savcı mütalaasında, 

Yasin Hayal, hakkında 'silahlı suç örgütü kurmak ve yönetmek', 

Erhan Tuncel, hakkında  '' 6 kez kasten öldürmeye teşebbüs ve mala zarar verme'', Hrant Dink'in öldürülmesinden ''tasarlayarak kasten öldürmeye yardım etmek'', ''silahlı suç örgütüne üye olmak'', 

Zeynel Abidin Yavuz, Ersin Yolcu ve Tuncay Uzundal hakkında ''tasarlayarak kasten öldürmeye yardım etmek'', ''silahlı suç örgütüne üye olmak'', 

Ahmet İskender hakkında ''silahlı suç örgütüne üye olmak'',

Ogün Samast hakkında ''silahlı suç örgütüne üye olmak'',  

suçlamalarını yöneltirken

Osman Hayal ve Salih Hacısalihoğlu'nun ise beraatlerine karar verilmesini istedi. 

Mahkeme heyeti sanıkların savunmalarını hazırlamaları için bir sonraki duruşmayı 17 Temmuz'a erteledi.  

Mahkeme örgütü bulamamıştı 

Dink’in öldürülmesiyle ilgili olarak ilk yargı süreci Nisan 2007’de başladı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 18 kişi yargılanıyordu.  İlk duruşması 2 Temmuz 2007’de görüldü.
Hakim Rüstem Eryılmaz’ın başkanı olduğu mahkeme, 25 duruşma sonrasında, 17 Ocak 2012 günü kararı açıkladı; “örgüt yoktur” dedi. 

Yargılama sonrasında Yasin Hayal'e ''Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi. Hayal ve Erhan Tuncel 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan beraat etti. 'Azmettirme suçlaması'ndan da beraat eden Erhan Tuncel McDonald's'ın bombalanması olayından 10 yıl 6 ay hapis cezası aldı ancak Tuncel'in tutukluluk süresi dikkate alınarak tahliyesine karar verildi.

Mahkeme, Yasin Hayal'in, "Hrant Dink'i tasarlayarak öldürmeye azmettirmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, yazar Orhan Pamuk'u tehdit etmekten 3 ay ve "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan da 1 yıl hapisle cezalandırılmasını, "silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan ise beraatini kararlaştırmıştı. Ersin Yolcu'yu 12 yıl 6 ay, Ahmet İskender'i 13 yıl 4 ay ve Salih Hacısalihoğlu'nu 2 ay 15 gün hapisle cezalandırmış, bütün sanıkların "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan beraatine hükmetmişti.

Tetikçi Ogün Samast ise cinayet işlendiği tarihte 18 yaşından küçük olduğu için Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. 2011 yılının Temmuz ayında  22 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Yargıtay'ın bozma kararı 

Dosya, Yargıtay'a taşındı.  13 Mayıs 2013’de Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Dink cinayeti davasında İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı bozdu; “örgüt var” dedi ve dosyayı yeniden yargılama yapılması için yerel mahkemeye göndermişti. 

Yargıtay sanıkların "silahlı terör örgütü" değil, "suç işlemek amacıyla oluşturulan örgüt" üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanmalarına hükmetmişti.

"Kasten öldürmeye azmettirme” ve "Orhan Pamuk'u tehdit" suçlarından sanık Yasin Hayal'e verilen mahkumiyet kararını onayan daire, Yasin Hayal hakkında “silahlı terör örgütü kurmak, yöneticisi olmak” suçundan verilen beraat kararını ise “suç örgütü kurmak ve yönetmek” suçundan mahkumiyet gerektiği için bozmuştu.

Sanıklardan Erhan Tuncel'in “patlayıcı madde imal etmek” suçundan mahkumiyet kararını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, “kasten öldürmeye azmettirmek” suçundan beraat hükmünü ise sanığın Dink'in öldürülmesi suçuna yardım suretiyle iştirak etmesi sebebiyle mahkumiyeti gerektiği için bozmuştu. 

Tuncel hakkında, Trabzon'da 24 Ekim 2004'te McDonalds'ın bombalanması olayında, “genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak, mala zarar vermek ve 6 ayrı kasten yaralama” suçlarından verilen mahkumiyet kararı da bozulmuş, bu eyleminin “6 ayrı kasten öldürmeye teşebbüs” suçunu oluşturacağına karar verilmişti. 

Ogün Samast,Yasin Hayal, Erhan Tuncel'in aralarında bulunduğu 9 kişi hakkında yeniden yargılama süreci başladı. 

Bozma kararını ardından dosya yeniden yerel mahkemede görülmeye başlandı. Kamu görevlileri hakkında açılan davanın başlamasının ardından her iki yargılama İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde birleştirilmişti. 

Zaman aşımı tehlikesine karşı dolayı ayrıldı

Birleştirilen davaya bakan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 sanık hakkındaki suçlamaların zaman aşımı kapsamına girmesi ihtimaline karşı, 13 Haziran'da görülen duruşmada dosyanın yeniden ayrılmasına karar vermişti.