Dink ailesi avukatlarından Yargıtay’a Maraş itirazı
FUNDA TOSUN
[email protected]
Avukatlar düzeltme talebi dilekçesinde Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin verdiği kararın “usul ve yasaya aykırı” olduğunu belirtti. Yargıtay’ın gerekçeli karar açıklamadığına dikkat çeken avukatlar, “Her davada ve her olayda kullanılabilen, somut durumu irdelemeyen ve özünü tartışmayan genel geçer şablonların gerekçe olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Somut durumda da, davacı taraf olarak iddiamızın hangi yönden hukuka aykırı olduğunu ve yerel mahkeme kararının hangi yönden isabetsiz olduğunu anlamaya olanak vermeyen bir bozma kararı ile karşı karşıyayız” ifadelerine yer verdi.
Kararın hukuka aykırı olduğunu da belirten avukatlar Yargıtay’ın “gerçeklik, doğruluk, tarafsızlık ilkelerine uygun” yayın yapıldığı görüşünün gerçeği yansıtmadığını belirtti. Avukatlar, Maraş Katliamı ile ilgili yapılan yargılamalarda, tartışmalarda, olay anlatımlarında, tanıklıklarda ve benzeri yazılı ya da görsel herhangi bir materyalde bugüne kadar Hrant Dink ile ilgili herhangi bir ize, imaya dahi rastlanmamasına rağmen yapılan yayında Dink’i katliamın sorumluları arasında göstermenin nasıl olup da “doğru ve gerçek” olarak değerlendirilebildiğini sordu.
Şendiller’in ırkçı ve ayrımcı sözlerinin üzerine Hrant Dink’in fotoğrafının tüm ekranı kaplayacak şekilde yayınlanarak, ortalama zekâya sahip her insanın zihninde Maraş Katliamı faillerinden birinin Hrant Dink olduğu algısını yaratıldığı hatırlatılan dilekçede “Eğer Hrant Dink’in bu olayla bir ilgisi var ise ve davalıların amacı, basının hak ve görevleri kapsamında toplumu bilgilendirmek ise o halde belgeselde bu bilgilere de yer vermeleri gerekirdi” dendi. Dilekçede ayrıca “Eğer Hrant Dink’in anılan olayla herhangi bir ilgisi yok ise, ki yoktur, davalıların onun adını ve fotoğrafını neden kullandıklarını ve bu yayının nasıl hukuka uygun olabildiğini Sayın Daire izah etmelidir” ifadeleri kullanıldı. Avukatlar yapılan yayının tarafsızlık ilkesine uymadığını da belirtti.
Yerel mahkeme Şendiller’i mahkûm etmişti
2008 yılında TRT’de yayınlanan ‘Şahların Labirenti’ isimli programda Maraş Katliamı’yla ilgili olarak katliamın bir numaralı sanığı Ökkeş Şen-diller’in ifadelerine yer verilmişti. Şendiller’in “İşin içinde Hrant Dink ve arkadaşlarının kurduğu sol örgütler var. Zaten ölenlerin arasında 6-7 tane sünnetsiz cesedi vardı. Olayın Alevilerle Sünnnilerle ne ilgisi var” ifadelerini kullanmasından dolayı Dink ailesi avukatları tarafından tazminat davası açılmıştı. İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, Dink ailesinin talebini haklı bularak, belgeseli yayınlayan TRT, yapımcı Bey Yapım ve belgeselde Hrant Dink’in Maraş Katliamı’nın faillerinden biri olduğu id-diasında bulunan Ökkeş Şendiller’i tazminat ödemeye mahkum etmişti. Davalıların kararı temyiz etmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, söz konusu belgeselin “doğruluk, gerçeklik ve tarafsızlık” ilkelerine uygun olduğu gerekçesiyle kararın esastan bozulmasına karar vermişti.
