Der-Zor’daki kilise restore edilecek
3 Kasım’da Suriye Ordusu’nun Suriye’nin doğusundaki en büyük kent olan Der Zor’u IŞİD’den tamamen geri aldığı haberi Suriye Devlet Televizyonu tarafından duyuruldu. Basına konuşan bir ordu sözcüsü, “Silahlı kuvvetler ve müttefikleri, Der-Zor’u IŞİD terör örgütünün pençelerinden tamamen kurtarmıştır” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın hava desteğiyle sayesinde uzun haftalardır Der-Zor’a ilerleyen Suriye ordusu, IŞİD’in uzun yıllar süren kuşatmasını Eylül başında kırmayı başarmıştı. Kuşatmanın kırılması öncesindeki 2 sene boyunca on binlerce sivil, kentte IŞİD kuşatması altında yaşamaya devam etmeye çalışmıştı. Ülkede “İŞİD’in son kalesine” benzetilen kentin kaybı IŞİD için büyük bir darbe olarak görülüyor.
Fırat Nehri’nin batısında yer alan Der-Zor, Suriye’nin doğusundaki en büyük ve en önemli şehir, zira Suriye’deki petrol üretiminin merkezi. Fakat Der-Zor’un Ermeniler için önemi bambaşka. Başkent Şam’a 450 km uzaklıkta olan üzerinde ot bitmeyen, sıcakla çatlayan çöl toprağı Der-Zor, Ermeni Soykırımı sırasında Ermenilerin sürüldüğü rotaların nihai bitiş adresi oldu. Kum ve seyrek dikenlerden başka bir şey gözükmeyen bu topraklarda haftalarca yürüdükten sonra, dayanabilenler son durakta ölüme mahkum edildiler. Burada hayatını kaybeden Ermenilerin torunlarının talebi ile 75 yıl sonra, 1991yılında buraya bir Ermeni Soykırımı müzesi ve anıtı yaptırıldı.
6 Kasım’da merkezi Beyrut’ta bulunan Almasdar.news haber portalı Der Zor’da bulunan Ermeni Soykırımı Anıtı’nın da Suriye Ordusu tarafından kurtarıldığı haberini verdi. Haberde, kurtarılmasından önce uzun yıllar Özgür Suriye Ordusu, El-Nusra ve İŞİD tarafından zarara uğratıldığı belirtilen anıtın ne zaman onarılıp, yenileneceği konusunda henüz Suriye Hükümetinden bir açıklama yapılmadığı bilgisine de yer verildi.
Kilikya Ermeni Katolikosu Aram I gelişmelerden sonra yaptığı açıklamada, anıttaki Srbots-Nahadakats (Aziz Şehitler) kilisesinin restore edileceğini bildirdi. Katolikos “Der-Zor'daki kilisemizin ve anıt kompleksimizin fotoğraflarını görünce çok üzüldüm. Yıkılmış, terk edilmiş durumdalar. Der -Zor, halkımız için acı, işkence ve soykırım demek. Der-Zor aynı zamanda halkımızın yeniden doğmasının da simgesi. Tarih boyunca düşmanlarımız tahrip etti biz ise hep yeniden inşa ettik. Tahrip edilen Der er-Zor'u da inançla yeniden inşa etmeliyiz” dedi.
