CHP heyeti: Kilis’te harekete geçmek için 220 kişi mi ölmeli?
Ardahan milletvekili Öztürk Yılmaz, İstanbul milletvekili Dursun Çiçek, Gaziantep milletvekilleri Akif Ekici, Mehmet Gökdağ, Hatay milletvekilleri Birol Ertem ve Serkan Topal’dan oluşan CHP heyeti, geçen Ocak ayından bu yana Suriye’deki IŞİD bölgelerinden atılan ve 22 kişinin ölümüne yol açan Katyuşa roketatar mermilerinin hedefindeki Kilis’te incelemelerde bulundu.
Halkın yüzde 30’u göç etmiş
Heyet adına konuşan CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, kentten yoğun göç olduğunu ve tedirginliğin had safhada olduğunu söyledi. Saldırıların devam etmesinin Kilis’in fiilen düşmesi anlamına geleceğini söyleyen Yılmaz şöyle konuştu: “18 Ocak’tan sonra buraya fırlatılan atılan hedef alınan füzeler ve roketler nedeniyle halkın yüzde 25- 30’u göç etmiş. Okullar kapalı, halkın çoğu evlerinde sokaklar boş. Dükkanların büyük kısmı daha yeni açılıyor. Dün bugün roket atılmadığı için halk kısmen dükkanı açmış ama büyük kısmı halen kapalı. Halkın sorunları çok. Ekonomi durma noktasına gelmiş, işsizlik had safhada. Vatandaşlar, ‘bizim durumumuz Suriyelilerden daha kötü oldu, en azından onlar gıda yardımı alıyor biz onu da alamıyoruz’ diyorlar.”
22 ölü, 70 yaralı
Atılan bombalar nedeniyle ekonomi çökme noktasına geldiğini ve gelişmelerin bu yönde sürmesi durumunda insanların civar kentlere göçmek zorunda kalacağını ifade eden Öztürk, Türkiye’nin Suriye politikasının çöktüğüne ve hükümetin en baştan beri yanlış olan Suriye politikasının kenti “kevgire” döndürdüğüng söyleyerek şöyle dedi: “Bir kentimiz maalesef böyle bir tehdit altında, kentimiz sürekli vuruluyor ama bu sorun edilmiyor. Peki ne sorun edilecek ne olması lazım? 22 kişi ölmüş, 220 kişi mi ölmeli? 70 kişi yaralanmış, 170 kişi mi yaralanması gerekiyor? Ne olması gerekiyor ki, hükümetin burayı dikkate alması ve uygun tedbirler alması gerekiyor. Buradan hükümete çağrımız var; Kilis’e önem verin. Kilis bizim bir kentimiz, Türkiye’nin bir kenti. Suriye veya Irak’ın bir kenti değil. Burada güvenliği sağlamamız lazım. Halkın can ve mal güvenliğini sağlamamız. Sınırlarımızı korumamız lazım.”
