Charles Aznavour: Türkiye gençliği bitkin, Soykırımın tanınması iki milleti de rahatlatacak
Aynı zamanda İsviçre’nin Ermenistan büyükelçisi olan Charles Aznavour pleineive.fr ile yaptığı söyleşide “Soykırımın tanınması iki milleti de rahatlatacak ve kapalı olan Ermenistan-Türkiye sınırını açacak” ifadelerini kullandı.
“Mülteci olmak arzulanacak birşey değil”
Gazetecinin, annesinin tüm ailesini soykırımda kaybettiği gerçeğinin onun gelecek hayatına bir etkisi olup olmadığı sorusuna Aznavour bir mültecinin oğlu olmanın çok arzulanacak bir şey olmadığını ama bu konuda yapacak bir şeyi olmadığını ifade etti. “14 yaşımdayken annemle babamın bazı belge işlerini halletmek için ilgili makama gittim ve Fransız olduğumu bağırmaya başladım. Personel beni deli sandı. Fransız halkıyla kaynaşmak için içimde büyük bir istek duyuyordum. 4 yıl boyunca annemle babamın arkadaşları belge işlerimize yardım etti. Bu anıların çok derin bir yeri var ve onları büyük bir endişeyle hatırlıyorum” diye anlatan şarkıcı hala aynı zorlukları yaşayan insanlar olduğunu ve sürekli onlara yardım etmeye çalıştığını da ekledi.
“Türkiye gençliği suçlu gösterilmekten yorgun”
“Soykırımın tanınması neden bu kadar önemli?” sorusuna Aznavour şu cevabı verdi : “Türkiye gençliği suçlu olarak gösterilmekten yorgun. Ataları çok “parlak” insanlar değillerdi ama gençliği suçlayıp aynı seviyede görmek yanlış. Müslümanlar bana gelip “yapılanların bizim ismimizin üzerine yapıştığını biliyor musun?” dediklerinde, “Soykırım Katolikler tarafından da yapıldı” diyorum. Örneğin İnka kültürü İspanyollar tarafından yok edildi. Soykırımın tanınması iki milleti de rahatlatacak ve sınırı açacak. “Ben “En iyi Türk ölü Türk’tür” diyenlerden değilim. Doğduğum ailede kimse Fransızca konuşmuyordu ama şu an Fransızca şarkılarım tamamen doğru olarak yazılıyor.”
“Orada yaşamasam da köklerim Ermenistan’da”
Gazeteci Aznavour’un hep Fransa’yı çok sevdiğini vurguladığına dikkat çekince, müzisyen Fransa’yı çok sevdiğini hiç söylemediğini ama kendini Fransız hissettiğini söyledi ve ekledi: “Fransa’yı çok sevdiğimi söylersem yurt dışındaymışım gibi olacak. Ermenistan’ı çok sevdiğimi söyleyebiliyorum çünkü orada yaşamasam da köklerim orada. Evimde iki bayrağım var.”
