Canlı bombanın adresi de ‘İslam Çay Ocağı’
Hafta başında Urfa’nın Suruç ilçesinde düzenlenen bombalı saldırıyla ülkenin katliamlar hanesine yeni bir sayfa eklendi. İstanbul, Samsun, İzmir gibi illerden, Kobane’nin yeniden inşası için yola çıkan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi gençlerin, Kobane direnişi sırasında kriz merkezi görevi gören Amara Kültür Merkezi bahçesinde düzenledikleri basın açıklaması sırasında patlayan canlı bomba, 32 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Türk Tabipler Birliği’nin 22 Temmuz’da yaptığı açıklamaya göre, saldırıda yaralanan 85 kişinin tedavisi devam ediyor. Yaralılardan ikisinin Diyarbakır’da, birinin Gaziantep ve birinin Malatya’da, tedavileri devam ederken, diğer yaralıların tedavilerinin Urfa’daki hastanelerde sürüyor. Yaralılardan Ertuğrul Ekelik ve Çağla Seven’in durumunun ağır olduğu ve hayati tehlikelerinin devam ettiği, Ertuğrul Ekelik’in Ankara Numune Hastanesi’ne sevk edildiği bildirildi. Vatan Budak ve Gökçe Çetin ambulans uçakla İstanbul’a gönderilirken, aynı uçakta yer alan Çağla Seven İstanbul Tıp Fakültesi’nde yoğun bakımda tedavi altına alındı.
Neden gidiyorlardı?
SGDF, programı günler öncesinde belirlenmiş olan kampanyaya “Beraber savunduk, beraber inşa edeceğiz” ismini vermiş, 17-24 Temmuz tarihleri arasında Kobane’nin yeniden inşa çalışmaları kapsamında bölgede olacağını duyurmuştu. 17 Temmuz’da sosyal medya hesabı facebook’ta yayımladıkları bir videoda gençler, Kobane’ye neden gittiklerini şöyle anlatıyordu: “Hastanelerin ve okulların yapımında çalışma gerekiyor. Kobane’de savaşırken ölen Emre Aslan’ın adına bir çocuk parkı inşa edeceğiz. Topladığımız oyuncakları götüreceğiz. Kobane Kantonu’nun kreş olarak düşündüğü binanın inşasına dahil olacağız. Kobane direnişinde şehit düşmüş herkesin isimlerini verdiğimiz 500 fidan dikeceğiz. Ayrıca Berkin Elvan için meyve ağaçları dikeceğiz. Kütüphane inşasında çalışacağız. Yanı sıra Kobane’nin merkezindeki enkaz çalışmalarına katılacağız.
Adres yine ‘İslam Çay Ocağı’
Basın açıklaması öncesi SGDF üyelerinin didik didik arandığı Amara Kültür Merkezi’ne canlı intihar bombacısının nasıl girdiği sorusu ise halen güncelliğini koruyor. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, canlı bombanın 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Şeyh Abdurrahman Alagöz olduğu kesinleşti. Adıyamanlı Alagöz’ün, abisi Yunus Emre Alagöz'le birlikte“Terör nitelikli kayıp şahıs” olarak arandığı ve ailesinin altı aydır haber alamadığı ortaya çıktı. Şoförlük yaptığı belirtilen baba Zeynal Abidin Alagöz, yaklaşık 2 ay önce İl Emniyet Müdürlüğüne, iki çocuğu hakkında kayıp başvurusu yapmıştı. Öte yandan, Alagöz’ün 5 Haziran’da Diyarbakır mitinginde patlatılan bombanın faili Orhan Gönder’in de sıklıkla gittiği ve IŞİD militanlarının toplandığı ifade edilen İslam Çay Ocağı’na gittiği ifade ediliyor. Söz konusu çay ocağını Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün ağabeyi Yunus Emre Alagöz'ün işlettiği öğrenildi. "İslam Çay Ocağı", çocukları IŞİD’e katılan ailelerin şikayeti üzerine 2014 yılında ruhsatsız olduğu gerekçesiyle Adıyaman Belediyesi tarafından kapatılmıştı. Saldırıda kimliği tespit edilemeyen ancak kadın olduğu belirlenen ikinci bir şüphelinin de olduğu ve kadın şüphelinin kimlik tespiti için çalışmaların sürdürüldüğü belirtildi.
