Beyoğlu kazdığı kuyuya düştü
SAHAG GÜRYAN
[email protected]
Üç Horan Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Apik Hayrabetyan, Yönetim Kurulu üyeleri Vahram Vartanyan, Arto Akay ve Berç Utaş ile 6 Şubat 2011’de yapılan yönetim kurulu seçiminde Tertip Heyeti Başkanlığı görevini üstlenen Ara Işıtman, 25 Eylül Salı günü Çağlayan Adliyesi’nde sanık sıfatıyla hâkim karşısına çıktı. Özel ve resmi evrakta sahtecilik suçlamasıyla 603 kişi aleyhine açılan davanın sanıkları arasına katılan Üç Horan yöneticileri, Beyoğlu’nda ikamet etmedikleri halde, seçim yönetmeliğine aykırı olarak vakıf yöneticiliği yapmakla suçlandı. Yöneticiler atılı suçları kabul etmezken, duruşma 27 Kasım’a ertelendi.
MERNİS’te başka, mahkemede başka
Duruşma öncesinde yapılan kimlik kontrollerinde, sanık yöneticilerin Merkezi Nüfus İdare Sistemi’nde (MERNİS) Şişli ilçesinde ikamet ettiklerinin kayıtlı olduğu ortaya çıktı. MERNİS’e göre Apik Hayrabetyan Kurtuluş Caddesi’nde, Berç Utaş Kurtuluş’ta, Vahram Vartanyan ise Bozkurt Mahallesi’nde ikamet ediyor. Sanıklar itiraz ederek, Beyoğlu’na bağlı Yeni Şehir Mahallesi’nde, çeşitli adreslerde ikamet ettiklerini ileri sürdüler.
‘Maceraperestler’
Duruşmada ifade veren Vakıf Başkanı Apik Hayrabetyan 68 yıldır Beyoğlu’nda esnaf olduğunu ve Dolapdere’de bulunan işkembeci dükkânının üst katlarından birinde ikamet ettiğini söyledi. Muhtelif yerlerde de adreslerinin bulunduğunu belirten Hayrabetyan, seçimlere rakip liste olarak katılanları ‘maceraperest’ olarak niteledi. Hayrabetyan şunları söyledi: “Adres taşıyanlardan ben şikâyetçi olmadım. Vakfın iyi idare edilmediğini söyleyerek aday oldular ama seçime de iştirak edemediler. Maceraperest insanlar onlar. Burada rant yok. Vakfın temeli hayırseverliğe dayanır. 300 öğrenciye burs veriyoruz.”
İfadelerde çelişkiler
Beyoğlu Üç Horan Vakfı yöneticileri, 603 kişiye kamu davası açılmasının kendileriyle ilişkili olmadığını ileri sürmüş, ancak davada Seçim Tertip Heyeti Başkanı Ara Işıtman’ın şikâyetçi olarak yer aldığının ortaya çıkması üzerine, davanın Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün baskısıyla açıldığı söylenmişti.
Duruşmada bundan çok farklı bir ifade veren Işıtman, seçimin ardından Sarı Liste taraftarı bir grubun Vakıflar Müdürlüğü’ne itiraz dilekçesi verdiğini söyledi ve “Eğer şikâyetçi olmasaydım ben suçlu konuma düşecektim” dedi. Işıtman, hâkimin sorusu üzerine, şikâyetçi olduğu 603 kişinin seçimde oy kullanmadığını söyledi.
Kişilik haklarına saldırı
Beyoğlu Vakfı yöneticilerinin avukatı Simon Çekem, oy kullanmak için yapılan başvuruların Seçim Kurulu tarafından incelendiğini ve 603 kişinin Beyoğlu’nda oturmadığının anlaşıldığını söyleyince, hâkim, vakıf yönetiminin kişilerin adreslerini araştırmak gibi bir yetkisi olmadığını ve bu yapılanın kişilik haklarına saldırı olarak yorumlanabileceğini belirtti.
Çekem, bunun üzerine, bu uygulamanın Vakıflar Müdürlüğü’nün talebiyle yapıldığını söyledi. Sarı Liste avukatlarından Mehmet Savaş ise, Vakıflar Müdürlüğü’nün sadece yöneticilerin adreslerini kontrol etme yetkisine sahip olduğunu dile getirdi. Avukat Cerrah İzoğlu da, yaptıkları araştırma neticesinde Vakıflar Müdürlüğü’nün böyle bir talebi olmadığını tespit ettiklerini kaydetti.
Dava, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması amacıyla 27 Kasım’a ertelendi.
