BDP, Başbakan’a Suriye’de kaçırılan metropolitleri sordu
BDP’nin Mardin Milletvekili Erol Dora, 22 Nisan 2013’te Suriye’de kaçırılan Halep Süryani Ortodoks Metropoliti Yuhhana İbrahim ile Halep ve İskenderun Rum Ortodoks Metropoliti Pavlus Yazıcı ile ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a soru önergesi verdi.
Dora, Metropolitleri kaçıran grubun başında Ebu Banat lakaplı Magomed Abdurrahmanov’un olduğu ve ona bağlı olduğu örgütün Metropolitleri öldürdüğü bilgisinin basında yer aldığını hatırlattı.
Erol Dora, ayrıca Abdurrahmanov adlı şahsın 4 Temmuz 2013 tarihinde İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nca tutuklandığı ve halen 3 no'lu Maltepe L Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu olduğunu belirtti.
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, Başbakan tarafından yanıtlanması istemiyle şu soruları sordu:
1) Devletin ilgili makamları bahse konu bu kaynaklarda yer alan bilgilere dair somut verilere sahip midir?
2) Metropolitlerin, Magomed Abdurrahmanov isimli şahsın başında olduğu örgüt tarafından kaçırıldıkları ve daha sonra aynı örgüt tarafından öldürüldükleri doğru mudur?
3) Katil zanlısının Türkiye’de 4 Temmuz 2013’te tutuklandığı ve İstanbul TMK ile yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nca soruşturmasının yürütüldüğü iddiası doğru mudur?
4) Söz konusu şahıs Türkiye cezaevlerinden birinde bulunmakta mıdır? Evetse hangi suça istinaden cezaevinde bulunmaktadır?
5) Daha önce ilgili bakanlarla yapmış olduğumuz görüşmelerde, Metropolitlerin Suriye sınırları dahilinde olduğu ve hangi yerde tutulduklarının dahi bilindiğine dair tarafımıza şifahen bilgi verilmişti. Ancak son günlerde aynı bakanlar yapmış olduğumuz görüşmelerde Metropolitlerin nerede tutuldukları ya da yaşayıp yaşamadıkları konusunda bir bilgilerinin olmadığını tarafımıza bildirmişlerdir. Metropolitlerin akıbeti ile ilgili elinizdeki son bilgiler nelerdir?
6) Dünya Süryani kamuoyunun gündeminden düşmeyen bu konu ile ilgili devlet makamlarınca neden bir açıklama yapılmamaktadır?
Adalet Bakanı’na ‘insanlık suçu’ sorusu
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, Türkiye’de tutuklu Ebu Banat’ın polis sorgusunda kafa kesme olayını kabul ettiği halde Adalet Bakanlığı tarafından insanlık suçu kapsamında yargılanmasına izi verilmemesini de meclis gündemine taşıdı. Dora, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması için soru önergesi verdi.
1) Savcılığın, basında çıkan kafa kesme görüntüleri nedeniyle insanlık suçu kapsamında soruşturma açmak için Adalet Bakanlığı’ndan izin istediği, Bakanlığın ise 26 Ağustos 2013’te verdiği yazılı cevabında, kafa kesme olayının Suriye’nin iç sorunu olduğu ve Türkiye’nin herhangi bir şekilde olaydan zarar görmediği gerekçeleriyle soruşturmaya izni vermediği bilgisi doğru mudur?
2) TCK 13. maddesi uyarınca “soykırım ve insanlığa karşı suçlar nerede ve kim tarafından işlenirse işlensin Türkiye'de yargılama yapılabilir. Bu yargılamaların yapılabilmesi için yabancılar bakımından sadece adalet bakanının izni gerekmektedir. Bunun dışında ayrıca Türkiye veya Türkiye vatandaşlarının suçtan zarar görmesi gibi başkaca bir kriter TCK'da belirtilmemiştir. Ayrıca TCK 77. Maddeye göre de “insanlığa karşı suçun işlenmesi halinde dünyanın neresinde olursa olsun yabancılar bakımından adalet bakanının izni yeterlidir”. Mevzuata göre Adalet Bakanlığı’nın savcılığın soruşturma izin talebini olumlu yanıtlanması gerekiyorken bakanlığınıza iletilen soruşturma talebi neden yasaya aykırı bir biçimde reddedilmiştir?
3) Basına sıkça yansıyan, Metropolitlerin kaçırılması ve öldürülmesi olaylarına kendisi ve mensup olduğu örgütün karıştığı iddia edilen Magomed Abdurrahmanov adlı zanlının sorgulanması esnasında kendisine kayıp Metropolitlerle ilgili sorular yöneltilmiş midir? Cevap evet ise, ne gibi sorular yöneltilmiştir; hayır ise, neden bu konuda soru yöneltilmemiştir?
4) Eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in 25 Aralık 2013 tarihinde Hatay’da Hıristiyan yurttaşların Noel’ini kutlamak için yaptığı ziyarette “8 ay önce Suriye’de kaçırılan Antakya Ortodoks Patrikhanesi Halep Metropoliti Pavlus Yazıcı ile Halep Süryani Ortodoks Metropoliti Yuhanna İbrahim’in bir an önce, kıllarına zarar gelmeksizin kurtarılması için yakından temas içerisinde olduklarını vurgularken, 'İnşallah sizleri sevindirecek, sizlerin mutluluğunu daha da arttıracak, dolayısı ile bizi de mutlu edecek, güzel haberleri verebilmenin gayreti içerisinde olduğumu ifade etmek isterim.” ifadelerini kullanmıştı. Bu konuyla ilgili bakanlığınız söz konusu temasları kimlerle yapmaktadır ve temaslarınızdan elde edilen son bilgi ve gelişmeler nedir?
