Antakya'da Saint Pierre Kilisesi’nde, Aziz Petrus ve Pavlus Bayramı kutlandı
Her yıl geleneksel olarak 29 Haziran tarihinde düzenlenen, Antakya kürsüsünün kurucuları Aziz Petrus ve Pavlus Bayramı, Hıristiyanlara ilk kez “Hıristiyan” isminin verildiği tarihi mekânda gerçekleştirildi.
‘Kutsal Ayin ve Evrensel Dua Programı’, bu yıl da Antakya’daki Saint Pierre Kilisesi’nde 29 Haziran günü geniş katılımla yapıldı.
Kilise ayini, Antakya Rum Ortodoks Patriği X. Yuhanna, Lübnan Zahle ve Ba’albek Metropoliti Antoniyos Suri riyasetinde yapıldı.
Evrensel duaya Rum Ortodoks, Latin Katolik ve Ermeni kilisesi temsilcileri ile Anadolu Ermeni Cemaatleri Gözetmeni ve Hatay Kilisesi din görevlisi Peder Avedis Tabaşyan katıldı.
Ayrıca çok sayıda ülkeden din görevlileri, hacılar, inanç temsilcileri ve Antakya Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı Fadi Hurigil’in buluştuğu etkinlikte, barış, kardeşlik ve birlikte yaşama kültürü vurgusu öne çıktı.
Saint Pierre hakkında
“Dünyanın ilk mağara kilisesi” olarak kabul edilen Saint Pierre (Aziz Petrus) Kilisesi, Antakya-Reyhanlı yolu üzerinde Stauris Dağı'nın (Haç Dağı) batı yamacında yer alıyor.
İsa Mesih’in 12 havarisinden biri olan Saint Pierre, M.S. 29-40 tarihleri arasında Antakya’ya gelerek Hıristiyanlığı bu kilisede yaymaya çalıştığı biliniyor. Dini toplantıların yapıldığı bu kilisede “Hıristiyan” adının cemaate ilk kez burada verilmiş olması, Saint Pierre Kilisesi’nin Hıristiyanlığın ilk kiliselerinden biri olmasını sağlıyor.
Aziz Pierre’in ilk Papa olarak kabul edilmesiyle birlikte ise Katolik inancının dünyaya yayılmasında bir merkez konumunu alıyor.
Kilise, 1963 yılında Papa VI. Paul tarafından “Hac yeri” ilân edildi. Şehir manzarası eşliğinde gezilen kilisede, her yıl 29 Haziran’da Katolik Kilisesi tarafından ayin düzenleniyor.
Bu nedenle de her yıl 29 Haziran’da yapılan dua etkinliği, yalnızca dini bir ritüel değil, aynı zamanda barışa ve kültürel mirasa sahip çıkmanın güçlü bir sembolü olarak görülüyor.
Saint Pierre, Hıristiyanlığın Katolik, Ortodoks ve Protestanlık mezheplerine ayrılmadan önceki ilk kilisesi olarak da biliniyor.
Mağaradan kiliseye…
Doğal bir mağarayken, Hıristiyanlığın Roma Devleti tarafından resmi din olarak kabil edilmesinden sonra yapılan eklemelerle kiliseye dönüştürülen yapı, 12. ve 13. yüzyıllarda ön cephesine yapılan ek inşaatla gotik tarza dönüştürüldü.
Mağaranın tabanında 4. ve 5. yüzyıllara ait mozaik kalıntılar yer alıyor. Ayrıca kilisede ayinin yapıldığı kat; sunak, niş içinde Saint Pierre’nin küçük mermer heykeli, kutsal sayılan su ve saldırı esnasında cemaatin gizlice kaçmasına yarayan bir tünel de yer alıyor.
Kiliseyi her yıl binlerce kişi ziyaret ediyor.
Kilise ayrıca Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 30 Haziran 2005 tarihli ve 799 sayılı kararıyla “korunması gerekli kültür varlığı” olarak tescil edildi.
