AK Parti'den Şık ve Şener'in tahliyesi için ilk yorumlar

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Odatv davasında aralarında Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın da bulunduğu gazetecilerin tahliyesi için, ‘’Tahliyelerin cemaat, yargı, polis çatışmasına bağlanmasını doğru bulmuyorum. Ama demokrasi ve reformlar için özellikle kendimizi muhasebeye tutacağımız toplantılar yapılıyor. Reformlar bir anda yapılamıyor’’ dedi.

'Tutukluluk süresinin infaza dönüşmesinden rahatsızız'

Hüseyin Çelik, ''Bildiğiniz gibi hukuk devletinde, kimin tahliye edileceğine, ceza alacağına mahkemeler karar verir. Biz öteden beri tutukluluk süresinin infaza dönüşmesinden rahatsızız. Bu çerçeveden bakınca bütün davası görülen ve tutuklu olan insanlar için aynı şeyi söylüyoruz. Seçim beyannememizde bunu ifade ettik. Adil yargı olması gerekiyor. Adil yargılanma üzerinde durduk. Gazetecili arkadaşlar için bir şey diyemem ama tahliyeler tabii ki sevindirici bir haber.' şeklinde konuştu.

Cemaat, yargı, polis çatışması

Ali Bayramoğlu’nun, tahliyeler için ‘’Cemmat, yargı, polis çekişmesinin sonucu’’ yorumlarına değinen Çelik bu değerlendirmeyle ilgili şunları söyledi, ‘’ Bu görüşe saygı duyuyorum. Ama bunun cemaat, yargı, polis çatışmasına bağlanmasını doğru bulmuyorum. Savunmaların ve dava dosyalarının uzmanı olan biri değilim. Altını çizmek isitiyorum. Suçun niteliğine göre delillerin karartılması söz konusu ise buna tutukluluğa mahkeme karar verir. Ülkede top yekün bır demokratikleşme devam ediyor.'

Taha Akyol’un tahliyelere‘’konjetktürel etkinin sonucu’’ demesine de değinen Hüseyin Çelik, ‘’Mahkemenin kararına neyin etki etttigi üzerinde durmak istemem. Neyin tartışıldığı üzerinde durmam. Bilmem. Ama özellikle kendimizi muhasebeye tutacağımız toplantılar yapılıyor. Taha Bey'in o yöndeki değerlendirmelerine katılıyorum. Her geçen gün arızaların giderilmesine çalışıyoruz. Kendi hukuk sistemimizi gözden geçiriyoruz.' dedi.

Reform bir anda olmuyor

Çelik, '3. paketin birçok şeyi gidereceğine inanıyorum. Muhtemelen daha paketler gelir. Keşke bunların hepsi bir günde, bir anda olsa ama reform bir anda olmuyor. Biz ileri demokrasiyi hedef edindik' ifadesinde bulundu.

Bülent Arınç: '375 gün tutuklu kalmaları mağduriyet yaratmıştır'

'Tahliyelerden sadece memnuniyet duyulur. 375 gündür tutuklu kalmaları üzücüdür. Mağduriyet yaratmıştır. Kendileri ağır cezalardan yargılanıyordu. Bu tahliye kararındaki gerekçe son derece önemllidir. Bugüne kadar tahliye edilmemelerinin gerekçeleri nelerdir, araştırmalıdır. Ama suç vasfının değişmesi çok önemlidir. Meclis'e sevk ettiğimiz bir tasarı var ve bu tasarı bizim haklılığımızı ortaya koyuyor. Tahliye taleplerinin basma kalıp gerekçelerle reddedilmesi kabul edilemez bir durum olmuştur.

İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, vali statüsü'nde görev yapmaktadır. Çapkın'ın görev yerinin değişmesi ile ilgili bir tasarruf söz konusu değildir.'